İş Yerinde Tacize mi Uğruyorsunuz?

İş yerinde taciz nedir, nasıl olur,bu tip durumda neler yapılmalı; detaylar haberimizde…

İş hayatında taciz nedir, nasıl olur, böyle bir durumda neler yapılmalı ve yapılmamalıdır sizler için araştırdık. İş yerinde taciz, kişinin şahsiyetine, onuruna veya fiziksel veya ruhsal bütünlüğüne zarar verebilecek, işini tehlikeye atabilecek ya da çalışma ortamını bozabilecek, özellikle davranış, söz, eylem, hareket ve yazıyla ifade bulan, suistimal edici tutumların tümünü kapsamaktadır.

Yalnız şunu da unutmamak gerekir; bir grubun içinde anlaşmazlıklar görülmesi normaldir. İnsanların öfkeli veya morallerinin bozuk olduğu bir anda yaralayıcı bir ibare pek önemli sayılmaz, özellikle de ardından özür dileniyorsa. Yıkıcı olguyu yaratan şey, örseleme ve aşağılamaların sürekli bir hal alması, bunlar arasında ayrım yapma yönünde en ufak bir çaba gösterilmemesidir.

İş yerinde tacizi genellikle, üstlerin astlara yaptığı düşünülmektedir; bu durum çoğunlukla yaşansa da her zaman için geçerli değildir. Taciz aynı düzey meslektaşlar arasında da olabilir, ancak bu davranışa daha üst düzeydekiler müdahale etmez. Ya görmeyi reddeder ya da göz yumarlar. İş yeri genellikle bireylerin arasındaki sorunlara karışmak istemez.

Hedef Kim?

Genellikle düşünülen yargının aksine, kurbanlar aslında sorunları olan zayıf insanlar değildir. Tam tersine, taciz, kurbanın şeflerin otoriterliğine tepki göstermesi ve kendini kullandırmayı reddetmesiyle başlar. Kurbanın, baskıya rağmen otoriteye direnme kapasitesi, onun hedef seçilmesine neden olur.

Aslında, kurbanlar kaytarıcı insanlar değildir; aksine, aralarında ‘patolojik bir şekilde işe gelen’, titiz insanlar bulunmaktadır. İşlerine son derece bağlı bu mükemmeliyetçi çalışanlar kusursuz olmak isterler. Büroda akşam geç saatlere kadar kalırlar, hafta sonu gelip çalışmakta tereddüt etmezler, hatta hastayken bile işe gelirler. Tacize maruz kalan insan, kapasitesini iyi kullanamaz. Dikkati dağılır, verimi düşer ve bunlar da işinin kalitesi hakkında yapılan eleştirilere çanak tutar. Böylece onu yetersizlik veya mesleki bir hata yüzünden işten atmak işyeri açısından daha kolay olur.

KURBANIN TEPKİ GÖSTERMESİ NASIL ENGELLENİR?

Tacize uğrayan kurbanın boyun eğmesi sadece işsizlik korkusu ile açıklanamaz. Kurbanların tepki göstermesini neler engeller birlikte bakalım:

– Doğrudan iletişimi reddetmek. Hiçbir şekilde diyaloğa girmeden, dışlayıcı tavırlar sergileyen saldırgan bir süre sonra kurbanın kendini suçlamasını sağlar.

– Dışlamak. Saldırılar sözsüz bir iletişim çerçevesinde yapılır. Sinirli sinirli iç çekmeler, omuz silkmeler, aşağılayıcı bakışlar ya da doğrudan dile getirilmeyip ima edilen denge bozucu ve kötü amaçlı sözler, kırıcı imalar…

– Gözden düşürmek. Saldırgan, diğer işçilerin kafasında sinsice şüpheler yaratır. Daha sonra ise, imalarla, söylenmeyenlerle dolu sahte bir söylemle, yanlış anlamaları istediği gibi kullanabilir.

– Yalnız bırakmak. Saldırgan, bir çalışanı ruhsal olarak yıkmaya karar verdiğinde, kendini savunamaması için, ilk önce onu olası ilişkilerinden kopararak tecrit etmesi gerekir. Çünkü yalnız kalan insanın, özellikle de bu insan herkesin kendisine karşı olduğunu düşünüyorsa, başkaldırması çok daha zordur.

– Angarya iş vermek. Kurbana gereksiz veya küçük düşürücü işler vermektir. Bu aynı zamanda, gerçekleştirilmesi mümkün olmayan bir işi kurbana yükleyerek, onun hafta sonları dahil devamlı çalışmaya itilmesi şeklinde de olabilir.

– Hata yapmaya itmek. Bir insanı ustaca dışlamakta kullanılan diğer bir yöntem de, sonunda eleştirebilmek veya küçümseyebilmek için onu hata yapmaya itmektir.

Tacizin, toplumumuzun kaderi olarak görüp sıradanlaştırmak yanlış bir davranıştır. Taciz, hiçbir koşulda kabul edilebilir bir davranış değildir ve çözülebilir olduğu unutulmamalıdır.